Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Ayşegül ARASIL

Ayşegül ARASIL

Yazar

Günlük rutinler

Çoğumuz hal hatır sorulduğunda ya da sohbet ederken her şeyin aynı olduğundan, rutinden sıkılmış gibi konuşuyoruz. "Her gün birbirinin aynı gibi" deyip, kestirip atıyoruz.

-              Nasılsın?

-              İyiyim, hep aynı işte.

Daha önce yaşamadıklarımızı yaşamak ve farklı heyecanlar deneyimlemek herkesin hayali gibi lanse edilse de gerçekte öyle mi acaba, sahiden istiyor muyuz bu aynılıktan çıkmayı? Sıkıldım dediğimiz rutinlerden sıyrılıp yeni rutinleri arzu ediyor muyuz, buna emin değilim.

Acıktığımızda karnımızı doyurmamız, uykumuz geldiğinde uyumamız, yürümek istediğimizde yürümemiz, dinlenmek istediğimizde dinlenebilmemiz en temel ihtiyaçlarımız olarak hayatımızda yer alırken, bunları yapabiliyor olmanın aslında ne büyük lütuf olduğunu ancak elimizden gittiğinde veya kısa süreli de olsa gerçekleşmediğinde anlayabiliyoruz. Gece yatıp sabah kalkmanın, kesintisiz uyumanın kıymetini bebeği olan bir anneye ya da ağrısı olan bir hastaya sormalı.

Oysa biz her gece uyuduğumuzda ve sabaha sağlıkla uyandığımızda bunun ne büyük nimet olduğunu idrak edebiliyor muyuz ?

Hatta bazı kişiler "ne olacak sanki","yine uyandık işte","bir gün daha başlıyor" gibi söylemlerle kalkıp sızlanarak güne başlıyor. Eğer dışarıda çalışmıyorsa evdeki işleri büyük bir külfet gibi görerek, elindeki zaman nimetinin, yaşam lütfunun farkına varmadan, of'la pof'la ömür geçiriyor.  Yazık ki ne yazık…

O sıkıldığımız rutinleri en ufak değişiklikte arar hale gelmemiz bana hep ilginç gelmiştir. Her yaşla beraber büyüyoruz ve hayatı farklı konumlandırıyoruz. Eskiden sığ düşündüğüm konular üzerine baya kafa yorarken buluyorum kendimi.

Aslında günlük yaşamın rutini ve alışkanlıklarımız bize bir konfor alanı yaratıyor. Alışkanlık dediğimiz şeyden çıkmak istediğimizi söyleyip bir taraftan da düzenimiz bozulacak, rahatımız kaçacak diye endişeleniyoruz.

Benim fikrim konfor alanımıza gerektiği kadar sahip çıkıp, elimizdekilerin kıymetini bilerek kendimiz ve çevremiz için faydalı olacak şekilde bir düzen kurmak en mantıklısı ancak arada bir hem empati yapmak ve halden anlamak için hem de kendimizi geliştirmek adına o konfor alanından biraz olsun uzaklaşırsak gelişimimiz için harikulade bir iş yapmış oluruz.

Farklı dünyalar, farklı yaşamlar görmeden, değişik ve hatta zorlayıcı durumlar yaşamadan, bazı sınavlardan geçmeden tekamül yolculuğumuzun ne anlamı kalır? Zorlanacağız ki sınırımızı anlayabilelim. Sınanacağız ki bizim gibi sınavlardan geçen diğer insanların duygularını anlayabilelim.

Yok aslında pek farkımız; hepimiz bir yerlerden sınanıyoruz. Bir eli yağda bir eli balda yaşamak yok. İstediğimizi elde etmek için bedel ödemeye hazır mıyız hayat bunun cevabını arar durur. Ayrıca, sonradan dönüp baktığımızda anlatacak tatlı anılar, bizi o zamana götüren deneyimler olmasın mı şu fani ömürde?

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları