23 Haziran'da tekrar edilecek İstanbul seçimi, İstanbul'un yerel iktidarını belirlemenin çok ötesinde bir anlam taşıyor. Öyle ki Türk demokrasisine sürülen bir kara leke, 23 Haziran'da ya temizlenecek ya da sürüldüğü ile kalacak. Şurası da şüphesiz ki, YSK'nın İstanbul kararı 23 Haziran'da yeniden İmamoğlu kazansa bile, Türk siyasi tarihinin utanç vesikalarından biri olarak tarihe çoktan geçti.
İstanbul seçimi, İstanbullulara bütün Türkiye'nin vicdanındaki bir rahatsızlığı ortadan kaldırma imkanı veriyor. Nasıl ki 15 Temmuz'da millet devleti sokaktan toplamıştı, 23 Haziran'da devletin en saygın kurumlarından olması gereken YSK'nın eliyle yapılan bir darbeyi de başarısızlık ile sonuçlanmasını sağlamak, İstanbulluların elinde. Bence filli bir referandum niteliğinde 23 Haziran. İstanbullular, büyükşehir belediye başkan adayları arasında bir tercih yapmayacaklar sadece. Projeleri, vaatleri oylamayacaklar. Oylanacak olan, iktidarın halkın iradesiyle kavgaya tutuşması, haklın iradesini tanımamasıdır. İstanbul'da seçmenler, ya bir demokrasi dersi verecekler ya da iktidarın halkın iradesini tanımamasını tanıyacaklar! Yani ittifaklar, partiler, adaylar arasında bir seçim değil bu.
Onun için ki, partili, partisiz ey İstanbullular! farkında mısınız; verdiğiniz oyun önemli olduğunu göstermek istiyorsanız, 'İstanbul'un ve ülkenin yönetiminde benim de hakkım var' diyorsanız, 23 Haziran'da YSK darbesini reddedecek şekilde oy kullanmanız gerektiğinin? Fikrinize, düşüncenize, saygı duyulmasını istiyorsanız, 'yargı kararları haklıdan yana olur, siyaseten güçlü olandan yana değil' diyorsanız, 23 Haziran'da YSK darbesini reddetmeniz gerekiyor!
16 Nisan referandumunda, seçimin devam ettiği sırada YSK tarafından kanuna tamamen aykırı şekilde, mühürsüz zarf ve oylar geçerli sayıldı. YSK itirazlara ise, "asıl olan seçmen iradesinin sandığa yansımasıdır" demişti. Aynı YSK, İstanbul'da aynı zarftan çıkan 4 pusuladan birini iptal edip diğerlerini geçerli saydı. Bu durumda, YSK'ya "seçmen iradesine ne oldu?" demek istiyor ve asıl olanın seçmen iradesi olduğunu hatırlatmak istiyorsanız, 23 Haziran'da YSK darbesine dur diyecek şekilde oy kullanmak zorundasınız!
"Oylar çalındı, hile var, mutlaka bir şey oldu" söylemleri, senin iradenle dalga geçmek değil de nedir ey İstanbullu? Hile olduğunu söyledikleri tutanaklarda, kendi partililerinin imzaları var. Oylar çalındı ambalajına sardıkları siyasi hak gaspına, sandıkta dur de İstanbullu! İradenin yok sayılmasına, demokrasinin hiçe sayılmasına, hukukun çiğnenmesine, YSK'nın çifte standartlarına, kul hakkının yenilmesine, vicdanların daha da yaralanmasına, sandıkta dur de İstanbullu! Ülkene, İstanbul'a, hak ve hukuka sahip çıkmak için, 23 Haziran'da bir daha sandık başına git ve hakkı hak sahibine teslim et! Ve sen, ey sandığa gitmemiş seçmen! Sandığa gitmemek de demokratik bir tavırdır. Bu tavrın, bir dahaki seçimlerde yine demokratik tavır anlamını taşımasını istiyorsan, sen de 23 Haziran'da sandığa gidip YSK darbesine dur demelisin, farkında mısın?
