Bir zamanlar bu ülkede depremin tarihini kimse bilemez diyen aklı başında deprem uzmanları vardı.

Şimdi de bazı deprem profesörleri veya uzmanlar türedi.

Şu tarihte deprem olacak diyenleri mi ararsın!..

Mübarek deprem profesörü değil müneccim...

***

Birisi çıkmış 1 hafta sonra deprem olacak diyor.

Diğeri çıkmış 2040-2050 yılında olacak diyor.

***

Yaf bunlar astrolog veya kâhin olarak kendilerini tanıtsa tamam diyeceğiz.

Ama bunları söyleyenler kelli felli kariyer sahibi kos kocaman deprem profesörü hocalar.

***

Bunları rahmetli 'Deprem Dede' Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara duyunca mezarında ters dönüyordur.

***

Sanırım bu deprem uzmanı hocalar deprem tarihlerini açık artırmaya sunarak kendi reklamlarını yapma peşindeler.

Bir şey yazacağım belki ağır olacak ama aslında açık artırmada olan deprem tarihi değil kendileri.

İsim cisim vermedim laf ortaya üstüne alınana.

Evet açık artırmada kendileri.

Ne demiştim?

Reklam yapıyorlar.

Enkaz altında hâlâ canlar kurtulmayı beklerken büyük İstanbul depremi filanca tarihte olacak demek kendini açık artırmada pazarlamak demektir.

Kendisini pazarlayacak ki kitabını mı satacak veya danışmanlık kapma peşinde mi veya büyük mimar-inşaat şirketlerinin danışmanlıklarının peşinde mi bilmiyorum.

Ama bildiğimiz konu kendi reklamlarını yapma peşindeler.

Çünkü gazeteci olarak biliyoruz ki, büyük İstanbul depreminin tarihini herkes merak ediyor.

Tarih açıklayan bugün meşhur oluyor.

Hele ki sıfatının başında Prof olan deprem uzmanları açıklayınca bugün en gözde ünlüden bile ünlü oluyorlar.

***

Ama bizim Konya-Karaman Yörüklerinin tabiri ile ünlü olmaz gomaz olsunlar.

Enkazın altında canlar var beyler hanımlar!..

Kendinizi veya deprem tarihlerini açık artırmaya çıkaracak zaman değil.

Sizin profluğunuzu veya deprem uzmanlığınızı pazarlama gayretini biraz erteleyin de Hz. Ali'nin dediği, "Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum" sözünün kıyısından köşesinden bari geçin...