Şimdi size ibretlik gerçek bir olayı yansıtacağım: 1973 yılında Cumhuriyetimizin Kuruluşunun 50. Yılı kutlama etkinlikleri çerçevesinde, Burdur'da Kültür Bulvarı, Kültür, Parkı ve Kültür Sarayı yapılmasına karar veriliyor. Kültür Parkı içerisinde dört profesörümüzün Türk Tarihi'yle ilgili yapmış oldukları çalışmalarda ortaya koydukları raporun sonucunda, birinci olarak Orhun Abideleri, hemen yanında Ergenekon'dan çıkış, davul zurna ile Uygur askerlerinin savaşa gitme anları, Selçuklu Devleti'ni gösteren bir başka rölyef, Türklerin Anadolu'ya girişini sağlayan Malazgirt Zaferini gösteren rölyef, İstanbul'un Fethi'ni gösteren bir rölyef, Türk Ordusu'nun İzmir'e girişini gösteren bir başka rölyef, yine Mehmet Akif Ersoy büstü, İstiklal Marşı ve Gazi Meclis'imizi gösteren rölyefle beraber en son şu anda meydanda bulunan Atatürk büstü. Atatürk büstünde, Mustafa Kemal Atatürk'ün yanında bayrak taşıyan bir mücahit, elinde defne yapraklarından zafer çelengi taşıyan bir asker, bir köylü kadınımız ve cepheye mermi taşıyan ihtiyar vatandaşımızın görüntüsünün tamamının yaptırılmasına karar veriliyor. Bu proje, 1976 yılında tamamlanıyor.
Ancak 1977 yılında nahoş bir hadise yaşanıyor. Mimar Yavuz Görey tarafından yapılan Mete Han heykelinin yanındaki bozkurt heykeline, molotoflu bir saldırı düzenleniyor. Saldırının ardından Mete Han'ın yanındaki kurt, cumhuriyetimizin ilk yıllarında basılan paraların üstünden kaldırıldığı gibi, bir anda ortadan yok oluyor. O günden sonra da halk arasında; "Bozkurt heykeli şuradaydı - buradaydı..." diye çeşitli rivayetler söylenip durur. Geçtiğimiz ay içerisinde de yukarıda sayılan eserlerin tamamı Antalya Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu'nca tescil ediliyor. Artık Bozkurt heykeli dahil hepsi Kültür Varlığı olarak kayda geçerek işlem görüyor. Ancak kayda geçen Bozkurt heykeli ortalarda yok.
Valilik harekete geçiyor. MHP İl Başkanı Hikmet Ökte'ye "Kurdu bulsan bulsan ancak sen bulursun" diyerek, yardım isteniyor. Hikmet Ökte de kolları sıvayıp kurdun peşine düşüyor. Sonunda Ökte'nin yardımıyla kurt bulunuyor.
Ayar ailesi, Bozkurt heykelini bir hurdacıdan satın almış. Aile de sevindirici olarak heykele sahip çıkıyor. Hacer Ayar olayı şöyle anlatıyor: "Eşim bunu hurdacıdan alıp, getirdi. Biz buna sahip çıktık. 13 yıldır bizdeydi. Biz de üzerini tozdan korumak için örttük öyle muhafaza ettik." Eşi Ramazan Ayar'ın anlattıklarına göre de hurdalıktaki hurdacıdan satın almışlar. Oraya kadar nasıl geldiği pek bilinmiyor. Ancak sahip çıkılmış. Şimdi de Ayar ailesi, Müze Müdürlüğü'ne teslim ediyor.
Burdur Valisi Vali Ali Arslantaş, "Ben aileye rahmetli Ramazan Bey'e, Hikmet Başkan'a teşekkür ediyorum. Valilik olarak da proje çerçevesinde asıl yeri olan Mete Han'ın yanına koyma niyetinde olduğumuzu ifade ediyorum" diye duygularını dile getiriyor. Atatürk Anıtı tescillendiği konusu ile ilgili basın mensuplarının bir sorusunu cevaplayan Vali Arslantaş, "Orası Kültür Varlığı olarak tescil edildi. 'Bir proje kapsamında taşımak istiyorsanız, Kurulumuza müracaat etmeniz gerekiyor' diye de Koruma Kurulundan bir yazı geldi. Bununla ilgili bizim vereceğimiz kararın çok tatmin edici olacağını zannetmiyorum. Buna Burdurluların karar vermesi gerekiyor. Burada anıları olan, yaşanmışlıkları olan, Burdur sevdalısı hemşerilerim karar vermesi gerekiyor" diyerek de şu anda Bozkurt heykelinin yerinin Mete Han'ın yanı olduğuna işaret ediyor.
Evet Milli kültürümüzün temel dayanaklarından olan Bozkurt'u her na kadar Türk parasından kurtaramadık ise de Burdur'daki yerine kondurmayı başardık. Böylece Türk Kültürü'ne verdiğimiz önemi size aktarmış oldum. Bir başka yazımda sizlere "gavur" diyerek aşagılamaya çalıştıklarımızın Türk Kültürü'ne ve Bozkurt'a verdiği değeri anlatmaya çalışacağım.
