Bozdağ: Yargıya güvende sıkıntı var

Bozdağ: Yargıya güvende sıkıntı var
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, milletin yargıya olan güveni konusunda istenilen noktada olunmadığını belirterek, bu durumdan üzüntü duyduklarını ifade etti.

Yargıya Güvenilmiyor

Bozdağ, “Önümüzdeki dönemde atacağımız her adım yargıyla olan güveni daha ileri noktaya çekmek, yargı hizmetlerinden memnuniyeti daha ileri noktalara taşımak bakımından önemli olacaktır. Gerçi 2002’de yargı hizmetlerinden memnuniyet yüzde 45 iken, şu anda yüzde 50,4’e çıktı ama yargıya güven noktasında sıkıntımız var, bütün hedefimiz bu sıkıntıyı, milletimizin güven duyduğu bir yargı oluşturacak şekilde değiştirerek yola devam etmek olacaktır” dedi.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Adli Veri Bankası Projesi Tanıtım toplantısına katıldı. Projenin yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığına önem verme konusunda son derece önemli bir adım olduğunu belirten Bozdağ, yargının hesap verilebilirliğini ve güvenini artırmak için bu yıl Mart ayından itibaren adli faaliyet raporlarının açıklanacağını anlattı. Bu raporları başsavcılar ve komisyon başkanlarının imzalayarak, kamuya ilan edeceklerini ifade eden Bozdağ, “Böylelikle yargıyı halkımızın denetimine açmış olacağız. Ayrıca Adli Zaman Yönetimi Projesi dediğimiz çok büyük bir projeyi de faaliyete geçiriyoruz. Proje ile bütün soruşturma ve davalarla ilgili hedef süreler belirliyoruz” dedi.

10 yıllarca süren davalar döneminin kapanacağını, makul sürede yargılana dönemine başlayacağını anlatan Bakan Bozdağ, vatandaşın dilekçesini savcılığa verdiği anda kendisine şikayetinin kaç içinde sonuçlandırılacağına veya dava açtığı zaman ne kadar süre içinde bitirileceğine dair belge verileceğini kaydetti.

-MAKUL SÜREDE YARGILAMADA SON DERECE ÖNEMLİ SONUÇLAR DOĞURACAK-

Yargılama sürelerinin belirlenmesiyle yargı görevi yapan hakimlerin, savcıların ve mahkemelerin vatandaşa karşı davayı zamanında bitirme konusunda taahhütte girmiş olacağının altını çizen Bakan Bozdağ, “Vatandaşlarımız bu taahhüttün takipçisi ve denetçisi olacak. Yargıda zaman yönetimi, bitmeyen davaları çabuk bitirme, makul sürede yargılama bakımından da son derece önemli sonuçlar doğuracaktır” diye konuştu.

İstinaf Mahkemelerinin 20 Temmuz 2016 tarihinde hayata geçtiğini anımsatan Bozdağ, bir yandan darbeyi yaşayan Türkiye’nin diğer tarafından da hukuk devleti bakımından son derece önemli bir yargı reformunu gerçekleştirdiğini anlattı. Hakim ve savcı ile mahkeme sayılarındaki artışa dikkat çeken Bozdağ, 2002 yılında 9 bin 349 olan hakim ve savcı sayısının bugün itibariyle 15 bin 943’e çıktığını, bunların arasında darbe girişimi nedeniyle meslekten uzaklaştırılan 3 bin 500 civarındaki hakim ve savcıların bulunmadığını belirtti. Adli yargıda 2002’de 3 bin 581 mahkeme varken, şu anda 6 bin 201 mahkemenin hizmette olduğunu ifade eden Bozdağ, cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü sayısındaki artışın nedenini, “Bu kadar cezaevinde veya başka yerde insanlar neden arttı, biraz da yargılama yapan hakim ve savcıların, mahkemelerin sayısını artmasının, teknolojinin ilerlemesinin ve mevzuat değişikliklerinin çok büyük etkisi var” ifadeleri ile açıkladı.

- MİLLETİMİZİN YARGIYA OLAN GÜVENİ İSTEDİĞİMİZ NOKTADA DEĞİL-

Yargıda yapılanları anlatan Adalet Bakanı Bozdağ, 223 adliye sarayının faaliyete geçtiğini, yargıda sosyal devlet anlayışı konusunda büyük adımlar atıldığını kaydetti. Daha önce sadece sanıklara, avukat adli yardımı yapıldığını, mağdurlara da belli cezayı gerektiren suçlarda avukat desteği verilmeye başlandığını ifade eden Bozdağ,  hukuk yargılamalarında adli yardımın kapsamının genişletildiğini ve bütçenin artırıldığını vurguladı. Yeni dönemde Hukuki Himaye Sigortası denilen bir proje yürütüldüğünü açıklayan Bozdağ, ceza mahkemelerinde uzlaşma müessesinin kurularak, geliştirildiğini belirtti. Arabuluculuk müessesine dikkat çeken Bozdağ, iş uyuşmazlıklarını arabuluculuk marifetiyle çözen kanun tasarısının Bakanlar Kurulu’nu sunulacağını kaydetti.  

Yargı alanında çok önemli değişimler ve reformlar yapıldığını vurgulayan Bozdağ, milletin yargıya olan güveninde istenilen noktada olunmadığını belirterek, şunları kaydetti:

“Milletimizin yargıya olan güveninde istediğimiz noktada olamadığımızı buradan ifade etmek isterim. Burada üzüntülüyüz. Ama yargıya dönük yaşanmışlıklara ve yapılan saldırılara, eleştirilere baktığımızda belki hiçbir kurum, yargı kadar millet tarafından eleştirilmedi. Bu da yargıyı yıpratan bir durum. Yargıyı yıpratan durumları azaltmak için basın sözcülüğü diye bir müesseseyi hayata geçirdik. Gazetede, internette çıkan yalan, yanlış haberlerin aslı ne ise onu doğru kişi tarafından kamuoyuna doğru bir biçimde aktararak, yanlış bilgilendirmelerin yargıyı yıpratmasını önüne geçmek için önemli çalışmalar yapıldı, yapılacaktır. Önümüzdeki dönemde atacağımız her adım yargıyla olan güveni daha ileri noktaya çekmek, yargı hizmetlerinden memnuniyeti daha ileri noktalara taşımak bakımından önemli olacaktır. Gerçi 2002’de yargı hizmetlerinden memnuniyet yüzde 45 iken, şu anda yüzde 50,4’e çıktı ama yargıya güven noktasında sıkıntımız var. Bütün hedefimiz bu sıkıntıyı milletimizin güven duyduğu bir yargı oluşturacak şekilde değiştirerek yola devam etmek olacaktır.” 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.