Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Sıla Topbaş

Sıla Topbaş

MUNSAP

23 Haziran'ın kazanan ve kaybedenleri

Yüksek Seçim Kurulu'nun tartışmalı yineleme kararıyla birlikte 23 Haziran seçimlerine giden süreçte kullanılan siyasi dil, Ekrem  İmamoğlu'nun kazandığı seçimin en belirleyici unsurlarından biri oldu bence... Seçimin kazananı hiç şüphesiz Türkiye oldu... Peki ya kaybedeni daha doğrusu kaybedenleri...

 

***

31 Mart'taki "zillet ittifakı" yerine "azgın azınlık" diyen dil kaybetti...

Millet İttifakı'na oy veren vatandaşlara "terörist" yaftası vuranlar kaybetti...

"Hiçbir şey olmasa bile kesinlikle bir şeyler oldu ama fark edemedik" sözleriyle halkın iradesine itiraz edenler kaybetti.

Açık bir hak gaspını görmezden gelip, "seçimi yenileme kararı" verenler kaybetti.

Ekrem İmamoğlu'nun Yunan kökenli olduğunu ima ederek "Pontus" söylemini ön plana çıkaran ayrılıkçı zihniyet kaybetti...

İki rakipten birine havalimanı apronunda uğurlama töreni yaptırıp, diğerine "VIP krizi" çıkaranlar kaybetti.

31 Mart yenilgisini, "Çünkü çaldılar" diye savunup, mevcut medyanın yüzde 90'ında her gün manşetlere çıkmalarına rağmen "Sesimi yeterince duyurmadım. Buna mecburdum" yalanına sarılanlar kaybetti...

Damadı İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden ihale alan bir şeyhin "Bunlara oy vermek haramdır" fetvası kaybetti...

Vekaleten oturduğu koltukta, belediye çalışanlarına iki rakipten birinin aleyhine "eylem yaptıran" kayyum zihniyeti kaybetti.

HDP'li seçmenin oyunu almak için bebek katili Öcalan'ın "Tarafsız kalın" mektubuna sahip çıkanlar kaybetti...

 

****

Seçimin kazananı kim mi?

Rakibine attığı 800 bin farkla tarihi bir rekora imza atan Ekrem İmamoğlu'ndan önce demokrasimiz kazandı...

"Adalet yolda aranmaz" diyenlere inat, 435 kilometre "Hak, hukuk, adalet" sloganları eşliğinde yürüyüp Millet İttifakı'nın çatısını oluşturanlar kazandı.

"Birliği beraberliği ve kardeşliği getireceğiz. Hiç kimseyi inancından ötürü, hiç kimseyi kimliğinden ötürü, hiç kimseyi yaşam tarzından ötürü ötekileştirmeyeceğiz" diyen dil kazandı.

Seçim stratejisini "Beka" söylemi üzerine kuranlara, "Bu seçim bir demokrasi kavgasıdır" yanıtını verenler kazandı.

Tatilini yarıda kesip demokratik hakkını kullanmak için sandığa koşanlar kazandı.

"Seçimi bir kişi, bir parti, bir grup değil bütün İstanbullular, bütün Türkiye kazandı... Çocukların sevgisiyle kazandık. Gençlerin coşkusuyla kazandık. Anaların duasıyla kazandık... Artık İstanbul'da israf, şatafat, kibir, ötekileştirme, ön yargı dönemi bitmiş, kardeşlik, sevgi ve saygı dönemi başlamıştır... Parti merkezlerinden, parti ilçelerinden, illerinden alınan referans kağıtlarıyla işe girme dönemleri bitmiştir... Partiler kutsal yapılar değildir. Tabu değildir. Partiler bir amaç değildir, hizmette araçtır. Partiler gibi liderleri de kutsal değildir... Her zaman millet üstündür. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Bunu hiç unutmayacağız... İstanbul'da seferberlik başlatacağız, İstanbul'u hep birlikte ayağa kaldıracağız... Herkesi kucaklayın. Kimseyi dışarıda bırakmayın, kimseyi ayrıştırmayın... Artık partizanlık bitti, artık liyakat ve ahlak var. Artık hak, hukuk, adalet var... Bu toplum özgürlüklerle buluşacak.. Bir çift mavi gözün ışığında, bundan böyle her şey çok güzel olacak" diyen Millet İttifakı'nın adayı Ekrem İmamoğlu kazandı.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları